Ustumu giyip disari ciktim; hava biraz serin. Yuruyerek bizi alacak aracin bulusma noktasina geldim. Trafige ilk ciktigimda gordugum en onemli manzara cogu kucuk 3 kapili arabalar. Bizlerin su anda begenmedigi Renault Twingo lar, Ford Ka lar en cok tercih edilen otomibiller. Ustelik hepsi 10 yasin ustunde.
Trafik bizimki kadar beter olmasa da yer yer yogunlasip, yer uer akti ve nihayet seminerin yapilacagi otele vardik.
Ogle yemegi icin ara verildiginde otelin restoranina gectik. Menude karides, soganli ve patatesli ordek ve hindistan cevizli bir tatli vardi. Ordek yemek istemedigimden somon rica ettim.
Kurs bitince otele donup biraz dinlendim ve ardindan sehir kesiflerim basladi.
Cok katli bir magazanin alt katinda gecenlerde bana boynerdeki kadinin zorla satmaya calistigi tony and guy marka sac maskesini burada 1/4 fiyatina bulunca hemen aldim tereddutsuz. Tam cikarken akici bir turkce konusma duydum ve o da ne? 3 genc kiz 3 adim otede ve bagira bagira konusuyorlar! Hemen yanlarina gidip tanistim. Ikisi kardes digeri de onlarin arkadasi olan kizlar cok seker; biri okumak icin burada kardes olanlar ise dogma buyume buralilar. 3 u de vaktim varsa benimle bir seyler icmek istediklerini soyleyince hemen kabul ettim.
Kizlarla beraber cok guzel vakit gecirdim. Yeniden birbirimizi gormek icin sozlestik. Ne yazik ki Toulouse'da magazalar 7 de kapaniyor ve hayat duruyor. Gozunu seveyim Turkiye'min! 10 a kadar gezerim bana misin demez :)
Kizlardan ayrilinca acik bir market bulup yiyecek bisiler aldim, ardindan otele geldim. Bakalim yarin nasil olacak? :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder